27 Mayıs 2008 Salı

TULETONİK

İnsanın hislerini kursağında bırakmasını çok iyi biliyor namussuz.duygularımı paylaştıkça(paylaşmak tek taraflı olmaz ama neyse)
kaçıyor tavşan gibi.kelebek gibi mi desek acaba:):)kaç tavşan tut tazı oyununu oynuyoruz sanki.otelde iki oda yanımda kalıyor kendileri bir o kadar yakın, bir o kadar uzak.bedenen yakın ama duyguları olarak çok uzak bana,belki benden kaynaklanmıyor böyle davranması ama bana yaşatılan bir durum var ortada.hayatta en büyük günahın başkalarıyla kıyaslanmak olduğunu anladım 9 yaşında ve halen böyle düşünüyorum.şeker için herkes aynı kefede bende dahilim, ne kadar sen başkasın dese de insanın sözlerinden çok yaptığı eyleme bak demişler.bir anlasa beni, onu incitmek,kırmak istemediğimi sadece sevmek olduğunu bir anlasa.aylar,haftalar,günler,saatler ve dakikalar hiç umarsızca acımadan geçiyor bizi beklemeye de hiç niyeti yok ve biz bir adım bile gidemedik ilişkide.ne komik ilişki diyorum halen ben, kendimi kaptırmışımda haberim yok ne ilişkisi be.böyle ilişkimi var.bunun adı başka olmalı platonik değil çünkü hislerimi karşı taraf biliyor.benim sevdiğimi biliyor oda amalarla dolu setler çekiyor işte tuletonik evet tuletonik uydu hakikaten yada şekerletonik mi olsun yok bu biraz içki ismi gibi oldu. bu içki baş,karın ve kalp ağrısı yapar bu insanı süründürür ama öldürmez benim bu halim ne olacak.

0 yorum:

Writing Blogs - Blog Catalog Blog Directory

  © Blogger templates ProBlogger Template by Ourblogtemplates.com 2008

Back to TOP